31 Ekim 2016 Pazartesi

Tahinli kurabiye


Tahinin faydaları: 

E, C ve B vitaminleri açısından zengindir. Hücre yapısının bozulmasını engeller. Yaraların iyileşmesini hızlandırır..
Vücuda alınan ağır metaller, zehirli bileşikler, radyasyon ve bazı ilaçların yarattığı toksinlere karşı koruma sağlar..
Tahinde çok miktarda bulunan E vitamini ile tüm bu yararları da vücudumuza kazandırabiliriz..
E vitamini çok güçlü bir antioksidandır. Vücuda enerji verir..
Soğuk havada vücut direncini artırmak için protein, vitamin, mineral ve antioksidanlar açısından zengin tahini bol tüketmekte fayda var..

Orijinal paylaşım için buraya tıklayın
http://www.sabah.com.tr/galeri/saglik/her-derdin-devasi-tahin/7

Benim mutfağımın 'baş tacı'dır tahin. Özellikle hamur işlerinde bir araya getirmek için, yapıştırmak için, kıvam vermek için vs. kısacası krema ve süt kullanılmadığı tüm tariflerde çok yardımı oluyor. Bu seferki tarif ise glütensiz ve her zamanki gibi şekersiz 'Tahinli kurabiye' olacak. Umarım beğenirsiniz. 
Sağlıcakla kalın 

Malzemeler


  • 3 yumurta sarısı
  • 1 çay bardağı tahin
  • 5 tane iri kudüs hurması
  • 2 yemek kaşığı hindistan ceviz yağı
  • 1 çay bardağı hindistan cevizi unu
  • Aldığı kadar badem unu


Yapılışı


  1. Yumurta sarısı, tahin, hurma, yağı blenderde eziyoruz. 
  2. Bir kaba boşaltıp, üzerine hindistan cevizi unu ekliyoruz. 
  3. Kurabiye hamuru olana kadar da badem unu koyduktan sonra bir yemek kaşığını ıslatıp hamurdan bir avuç kadar alıyoruz, yuvarlayıp susam serpilmiş tabakta elimizle bastırarak şekil veriyoruz. Elinize yapışıyorsa hafif ıslatmak lazım elinizi. 
  4. Tepsiye dizip 150 derecede önceden ısıtılmış fırında 15dakika pişiriyoruz.


Afiyet olsun

24 Ekim 2016 Pazartesi

Hakkımızda

Bu bölümü şimdilik 'Hakkımda' diye yazarsak daha iyi olur galiba.

Herkese Merhaba! 

Benim adım Anar Özeser, ben 'DA Sağlıklı Mutfak' diye adlandırdığım kendi evimin mutfağında doğal ve sağlıklı yiyecekler üretiyorum, tariflerini yazıyorum ve resimlerini çekip paylaşıyorum.

Başlangıçta şekersiz ve glütensiz özel beslenen otizmli oğlum için yaptığım bu faaliyetleri sürdürmek ve daha da ileri seviyelere getirmek istiyorum. Bunun için çok çalışıyorum, yeni tarifler üretiyorum, sağlıklı beslenme ve doğal ürünlerle ilgili araştırmalar yapıyorum ve tabii ki de çok çok yemek yapıyorum. 

Özellikle glütensiz, şekersiz doğal ve sağlıklı çiğ pastalar konusunda başarı yakaladım diye bilirim. O yüzden yaptığım bazı ürünlerimi artık sitemde de satışa sunuyorum. 

Şekeri kestiyseniz, sağlıklı ya da glütensiz beslenmeye özen gösteriyorsanız, kilo vermeye kararlıysanız DA çiğ pastalar tam size göre. Çünkü DA çiğ pastalar unsuz, şekersiz, katkısız, koruyucusuz ve başkada kimyasal ürünler katmadan yapılıyor. Glikoz şurubu, krem şanti, krema gibi 'kolaylaştırıcı' ürünler kullanılmıyor. Sadece doğal, sağlığımıza faydalı ve taze ürünlerden yapılan bu pastaları yemekte sadece sevk değil kalite de arayan her kes severek tüketir. 

Her gün 07:00-17:00 arası mutfakta çalışıyorum, Çarşamba ve Cuma günleri öğleden sonra kuryeyle siparişleri yolluyorum. 

Ev mutfağı olmasına rağmen hiç bir hijyen standartları ihmal edilmiyor eldiven, bone, önlük her şey olması gerektiği gibi. 

Şimdilik sadece Bursa içinde dağıtım yapa biliyoruz. Başka şehirlerden işbirliği yapmak isteyen, mekanında ya da dükkanında sağlıklı tatlılar sunmak isteyen her kes benimle iletişime geçe bilir. 

Sağlıcakla kalın!

p.s. Benden son haberler almak istiyorsanız Doğal Alternatif facebook sayfama abone olmayı unutmayın. 

21 Ekim 2016 Cuma

Zerdeçallı yoğurt krakerler

Son zamanları zerdeçalın sağlık için ne kadar yararlı bir gıda olduğu çok konuşuluyor. Hatta hangi kaynak olduğunu hatırlamıyorum yoğurt, zerdeçal, zencefil, tarçın karışımının mucizevi etkisinden bahsedilmişti. Sizi bilmiyorum ama benim kaseye yoğurt koyup yeme kültürüm yoktur. belki bazen yemeğin yanında ola bilir. Peki onun yerine aynı karışımı farklı şekilde tatmak ister misiniz. Ben bunun formülünü buldum. Tabii ki en sevdiğim yöntemi kullanarak. Yani güneşte kurutarak. Bir gıda kurutma makineniz olsa çok işinize yarayacak, malum, önümüzde kış. Tarif ise oldukça basit. yoğurdu bir gece boyu torbaya koyup süzeceksiniz. arkasından bir kaba alıp, üzerine zerdeçal, zencefil, tarçın ve tabii ki, ekşisini azaltmak için tuz koyup karıştıracaksınız. masanın üstüne pişirme kağıdı serip yoğurtlu karışımı üzerine koyun. Üstüne streçle kapatın ve oklavayla açın. streçi uzun kesmeniz lazım ki 'hamuru' açtığınız zaman taşmasın kenarlarından. Ne kader ince açarsanız o kadar çabuk kurur ve çıtır olur. Streçi üzerinden alın ve pizza kesme bıçağıyla istediğiniz büyüklükte dilimlere kesin. Geniş bir tepsiyi masanın kenarına dayayın ya da açılmış yoğurdun tam yanına koyun. pişirme kağıdının iki ucundan tutarak yavaşça sürükleyerek tepsiye yerleştirin Güneşe atın bu kadar. Ben incecik açıyorum kuruması 3-4 gün sürüyor. 2 gün sonra altını üstüne çevirmek lazım. Baharatların miktarı tamamen isteğe bağlı. Benim gibi zerdeçalla aranız iyi ise bolca koyun derim. Akşamları televizyon izlerken cips ya da yağlı yağlı kuru yemiş yerine bu unsuz yani glütensiz, katkısız, kalorisiz sağlıklı atıştırmalık yemek daha iyi olmaz mı? Bence olur.


Benim için bu tam bir yüzyılın buluşuydu. Sağlıklı mutfağımdaki pastalar ve özel beslenen çocuğum için 'hamur işleri' yapımında kullandığım kuru yemişleri yoğurt suyunda fermente ettiğim için dünya kadar süzme yoğurt kalıyordu dolabımda. Artık araya gitmiyor. Baharatlarını karıştırıp güneşe atıyorum. Hem yoğurdum değerleniyor hem mis gibi sağlıklı atıştırmalık elde etmiş oluyorum.
Aferin bana=)

Sağlıcakla kalın


2 Ekim 2016 Pazar

Sadeyağın (Ghee) sağlığımıza 9 faydası

Sadeyağ Tereyağının problemli proteinlerden ve süt şekeri olarak bilinen laktoz'dan arınmış en sağlıklı halidir. Çocukluğumda babaannemin sık sık yaptığı bu yiyecek hafızamdan neredeyse tamamen silinip giderken, son zamanları sağlıklı beslenmeyle ilgili çoğu sayfalarda karşıma sık sık çıktığında kafamda sanki flaş ışığı yanıp sönüyor, babaannemin o uğraşları aklıma geliyor. 'Babaanne bunu neden yapıyorsun, evde sıvı yağı var, onunla yaparız yemeği', 'Hayır, bu daha güzel', derdi. Okula gitmezse de meğerse babaannem bilirmiş sadeyağın sıvı yağından daha iyi olduğunu. Ben ise alışkanlık zannediyordum. Çünkü babaannem çocukken insanlar sıvı yağı ne olduğunu bilmezlermiş. İkinci dünya savaşı öncesi yıllarda Orta Asya'da bir bozkırda iki çift hayvana bakarak yaşıyorsanız bu gayet normal. Ama bir bakmışsınız artık hayvan yok, savaş için götürdüler, kalanları da ihtiyaç karşılamıyor. Ülkede insan bile yok, neredeyse yarısı 30lı yıllardaki açlıkta, sonra da savaşta ölmüş. Atmışlar o bozkırlara Almanya'dan, Polonya'dan, Kafkaslar'dan kimi denk geliyorsa tutsakları, 'vatan hainlerini', sınırlarından uzaklaşması gereken azınlıkları. Bunlara düşünceleri devlete ters düşen Rus aydınlarını eklersen, tam bir sürgün cenneti.. Neyse, bunlar hep tarih. Önemli olan, Kazaklar hayvancılığın tek gelir kaynağı olmadığını anlamış, başka halklarla kaynaşarak biraz bilgi edinmiş, ay çiçek, mısır, pamuk tarlaları boy göstermiş. Sıvı yağı artık lüks olmaktan çıkmış ve yurdun geneline yayılmış. Ama 80li yılların sonunda bile babaannem artık lüks yağa dönüşen sadeyağını kullanmayı tercih ediyordu. Babaannem 86 yaşına kadar yaşadı ve bir kere bile hasta olup doktora gittiğini görmedim. Ocak ayında buz gibi hastane odasında serumun altında geçirdiği o son 3 gün hariç tabii ki.



Sağlıklı beslenmeyle ilgili hangi kaynağı okusanız da sıvı yağlarını soğuk sıkım olarak kullanmanızı ve yiyeceklerin ılıkken üstüne dökerek tüketmenizi önerirler. Bu yüzden 250 dereceye kadar ısıya dayanıklı sadeyağın kullanımı daha çok önem kazanıyor. Gelelim onun başka da faydalarına:
  1. Sadeyağ tereyağından farklı olarak, sütten arındığından dolayı ve sıvı bileşiklerinin az olması sebebiyle buzdolabına koymazsanız bile bir yıla kadar şeklini ve tazeliğini korur, kolay bozulmaz.
  2. Tereyağı yüksek ısıda önce köpürür, sonra da yanmaya ve zehirli buhar, zararlı boş radikaller bırakmaya başlar. Sadeyağ ise başka pişirme yağlarından kıyasladığımızda, 250 dereceye kadar ulaşan yüksek ısıya dayanıklıdır. 
  3. Sadeyağ sindirim için gerekli olan bağırsak asitlerinin oluşumunu sağlar ve sindirime yardımcı oluyor. 
  4. Sütten yani kazeinden arınması, GAPS, Taş devri diyeti gibi beslenme programını uygulayan ya da kazein alerjisi olan bireylerin yağ tüketmesine olanak sağlar. Kazein tamamen yok olmazsa da sağlığa zarar veremeyecek kadar az miktarda bulunmuş oluyor. 
  5. Sadeyağ kemik, bein, kalp ve bağışıklık sisteminin işlevlerinde kritik rol oynayan ve yağda çözülen A, D, E ve K vitaminler açısında zengindir.
  6. Otla beslenen ineğin sütünden yapılmış sadeyağında kilo kontrolüne yardımcı olan ve kanserin bazı türleriyle kalp hastalıklarının ilerlemesini engellediği görülen yağ asidi KLA (Konjuge Linoleik Asit) bulunur.
  7. Sadeyağ Kanser ve tümör oluşumunu engellediği inanılan butirik asit gibi  kısa zincirli asitlere zengin olduğu için bağırsak duvarlarını güçlendirir, yanmayı azaltır, virüs salgınını önler ve problemli bağırsak sendromuna sahip bireylere yardımcı olur. 
  8. Sadeyağı başka yiyeceklerden alınan vitaminlerin ve minerallerin sindirilmesine yardımcı olur böylece bağışıklığı güçlendirir. 
  9. Kaliteli tereyağından evde yaptığınız sadeyağı trans yağlar, koruyucular, yapay tatlandırıcılar içermez
Sadeyağ nasıl yapılır? 

Sadeyağ ocakta da yapılır fırında da. Ocakta yapmak biraz uğraştırır çünkü sürekli üste çıkan köpükleri almanız gerekir. Bir saatten fazla zaman alan bir işlem olduğu için fırında yapmayı daha sık tercih ediyorum. Tabii ki de zamanım varsa ocakta yapmak en iyisi. ilerleyen zamanlarda o yöntemi de paylaşacağım. Şimdilik fırında sadeyağ nasıl yapılır ondan söz etmek istiyorum. Aslında bu metot çok basit ve kolay. Ben aynen  'GAPS Bağırsak ve Psikoloji Sendromu için doğal tedavi yöntemi' kitabındaki tarifi uygulayarak elde ediyorum.  

Fırınınızı 60-120 derece arasında önceden ısıtın. Metal bir tabak veya tencereye, tercihen tuzsuz ve organik bir kalıp tereyağı koyun. 45-60 dakika kadar fırında tutun. Fırından alıp üzerindeki altın sarısı yağı (sadeyağ), tencerenin altında kalan beyaz sıvıdan ayrıştırarak alın. Cam kavanozlara koyup buzdolabında saklayın. Bazı tereyağ çeşitlerinde beyaz sıvı, yağın tepesinde toplanır. Bu durunda tencereyi buzdolabına koyun. Soğudukça sadeyağ katılaşır ve sıvıyı döküp kalanı bir kağıt havluyla temizleye bilir siniz. 'GAPS Bağırsak ve Psikoloji Sendromu için doğal tedavi yöntemi' kitabı. sayfa 188.